BİR DİLEK TUTTUM..
Denizin yamacında,bir gün bitimi..
Gecenin yanı başında, Zaman, gurubun,,dem vaktidir. Çapari, mantarına, oltamız, Ustaca bir özenle sarılmış. Ellerimizde, taze balık ve denizin kokusu…. Kestane teninin ıslağında, emektar tekne, Poyraza karşı demirlenmiş. Bereketli istavritler, Bir kaç uskumru ve kolyoz, Henüz capcanlı, baş altındaki suda. Gün boyu, sıcak esip bunaltan, Rüzgarın soluğu ,yerini , İnceden ürperten, Bir akşam yeline, terk etmiş.. Gün yanığı , tenimizde. Ayaklarımız basmış yalın ayak, Ardı ardına ıslak kumsala. Akşamın keyf-i demidir şimdi Bağ çubukları, gün boyu, Yolumuz gözlemiş Engine açılmadan önce, Dizdiğimiz yerde. Önce onları yakmalı…. Domatesi, taze ekmeği, İllaki ! yumruklanmış, iki baş mor soğanı, Eksik etmemeli , sacın yanından. Balıklar, narince ayıklanmalı., mavi tuzuyla, Deniz suyunda, bir güzel. Kor ateşte, pişirirken ağır ağır, Bir tutam, deniz sevdasını da .. Ekmeli, pare pare ve cömertçe! Gümüş renkli nimetin üstüne.. Lezzetin sırrı da işte tam burada..! Güneşin kızıl cümbüşünden, Belli belirsiz göz kırpan, Aceleci , yıldızlara.. Kısacık bir, göz atmalı. Uzun bakışları ise.. Birbirine bakan , gözlerimize saklamalı Gün kavuşurken denize, Bir deli mavi ve kızıl cümbüşüyle .. Mürefte ile Avşa arasında.. Uzanmalı , el ele, Ilık kumsala.. Ebruli boyanmış, Yıldız demidir şimdi Hiçbir şey demeden.., Sadece yürek diliyle.. Elimde, tanıdık sıcaklığın….., Gönlümde, ömrümün sevdası.., Samanyolu’ndan kopup gelmiş, Bir yıldızın ardından… Sana bile duyurmadan Bir dilek tuttum..! “ Allah’ım, ayırma ne olur..,,, Ne birbirimizden, Ne de bu kumsaldan..! |