Sürgün nesil
Ya RAB bu çile nedir Muhammed ümmetine
Ahır zaman mı yoksa zaferin avdetine Kurulmuş kurt düzeni hep parçalar,bölerler Vurulmuş her ümmetin acısına gülerler Duygusallık kalmadı anladım vahşi dünya Demaokrasi,adalet...bütün sebepler güya... Nizamına karşılık nizamlar üretiliyor Düzensizlik yaratıp düzenler tüketiliyor Kiblegahın deryada bir ada gibi kaldı Mazlumların çemberi daraldıkça daraldı Cephe yok,iman gerek ölüm göklerden yağar Analar ki çocuktan ayrılığa ağlarlar Benliğini yitirmiş koca islam alemi Bıraktı da cihadı sükut oldu söylemi Dünyaya hakim güçler adaleti katletti Öldürenler af oldu,ölen mezara gitti Ne din kaldı ortada ne imandan eser var Kör oldu yönetenler vicdan yok ki ne duyar Çığlıklar çınlıyorken Bağdat Halep ve Şam da Gözleri kör ediyor,gözler ki renkli camda Duaya fırsatım yok,gözde yaş yok ağlayam Fayda vermez isyanım anlamaz,duymaz yamyam Fezayı katlederken doymaz fazlasın ister Birinin adı şalom,biri gorbi ve mister Mezarları çiğniyor keferenin postalı Huzur kalmadı orda onlar ayak basalı Barışın elçileri şeytandan hilekarlar Bacımın örtüsünde silah,füze ararlar Bilmezler mi örtümüz müslümanın simgesi Satılmaz,burda haram...salyangoz bahanesi Didinip direniyor elde taşla yavrular Her atılan taş ile göğsünden vurulurlar Şeytana atılan taş neden küçük anladım Bunlar şeytandan büyük,büyük taşa inandım Şahadetederim ki Nemrutları batıran Bunlara da belasın verir yüce Yaratan Ya kuşları gönderir ebabil nesiline Ya da denizi yarar israfil şerlerine Füzeler susar o an mermiler geri döner Şehitlerin kanında yanan acılar söner Ahır zaman gelir de mizan kurulur bir gün Vatanına dönerler vatansız kalan SÜRGÜN |