Yılkı
YILKI
Ey deli gönül, Nedir sendeki bu hırçınlık, Bu aşk yarası, Nedir sendeki bu arayış, Bu isyankârlık. Nedir seni insanlıktan çıkaran Bu hırs, bu heva, bu heves. Hiç sönmeyecek mi? İçindeki yanan bu ateş. Hiç dinmeyecek mi? Ruhundaki esen bu rüzgâr, Kalbindeki bu coşkulu dalgalar, Bu gel git mavi isyan. Gel seni yakmasın bu ateş, Parçalamasın ruhunu rüzgâr. Bu sevda, bu aşk değil, Ufuktan kara bir öfke yürüyor, Sanki üstüne. Gel çarpıp parçalamadan seni, Coşkun denizin beyaz köpükleri, Rüzgârın uğultusunda Yıkasın seni. Ey deli gönül, Gel düşme, Özgürlüğüne düşkün, Bir yılkının peşine. Artık senin için yaz bahar Çoktan geçti. Zamansız hırçınlık, Birden bire kış getirir kapıya. Sevgisiz yüreğin Acıması mı olur. Sonra seni, Söker atar yüreğinden. Akdeniz’in, karsız ayazında, Karanlıkta, Yalnız sokağa, Yılkın... 11.11.2012 Cahit KARAÇ |
Parçalamasın ruhundaki rüzgâr.
Bu sevda, bu aşk değil,
Ufuktan kara bir öfke yürüyor,
Sanki üstüne.
Gel çarpıp parçalamadan seni,
Coşkun denizin beyaz köpükleri,
Rüzgârın uğultusunda
Yıkasın seni.
..güzel bir çağrı bu gönül dinlerse eğer.
Tebrikler. Güzeldi