YALNIZLIĞIM BİR PRENS KADAR ASİLŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Herkesin hayatında yalnız kalacağı bir dönem olacaktır.Her yalnızlık bir hesaplaşma,bir yeniden başlayıştır....Canan İşdaş
Durgundu bakışlarım,durgun göl gibi,
Kanat çırptım ezelime, bugünüm gecikmişti Yel koşturdu çevremde,çöl tozlarını savura savura Yalnızlığım oradaydı bir heykel gibi heybetli. En candan sözlerini söyledi,kar etmedi Yanmıştı canım yanan ufuklar gibi. Kovalayan badirelerse parlaktı,kılıçtan keskin İçtiğim şerbet hayatın, yavaş yavaş zehirleyen Girdiğim limanlar kurşun sıktı gizli mevzilerden Yara aldı geçmişim,geleceğim. O kadar yol gittim,eğilmedi yalnızlığımın başı Bir prens kadar asil,bir hayvan gibi yırtıcıydı... Dağlara kırıntılar bıraktım iz olsun diye Yalnızlık yedi; beslendi büyüdü Kalabalıklar gölgesini ekti yollara Bir tek tohum yeşermedi ilaç için. Sulamadı içimden gelen o ses Hüsranlarım birikti,yandı ıssızlarımda. Girdaplarına aldı; başımı döndürdü yalnızlık, Bir başıma uykularım soldu gün ağarmadan Yıkadı güneş günü yine bende sabah olmadan... Nasıl vurduysa dalgalar başını hiddetle kayalara Öyle vurdum ben de kıyılara...... Damla damla saçıldı yalnızlığım bulutlara. Düştüğüm yerlerde kazıdım toprağı Fışkırsın istedim yüzlerce farklı beden Tazelesinler beni,soysunlar kendimden Çare olsun yalnızlığa,yüreğime deva. CANAN İŞDAŞ |
Saygılar sunuyorum...