Ya sizler neredesiniz vatanın öz bekçileri?
Dağların sisli başında
Ceylan gibi sekerken Mehmet imin Ağırdı vücudundan silahı Bir anda kesiliverdi Yüreği parçalayan o özlem türküsü Çarparken kalbine bir bir kurşunlar Tüm dönek kahpeliğiyle Yankılandı tümden dağlar ve taşlar Eşhedu en la ilahe illallah Ve eşhedü enne Muhammed en âbduhu ve Resuluhu… İlk önce miğferi çarptı yere Sora o koca silahı Kuranı elinde sımsıkı tutarken Sanki de bayrak gibi dalgalanıyordu Aniden vatan … …. Diyerek öptü toprağı Soğuyan dudaklarıyla Sanki de anlı secdeye gelmiş gibiydi Oysaki onun hiç düşmanı olmamıştı ki Neyin nesiydi bu Kurtları kuşları bile dost bilmişti kendine O son konuşmasıymış meğer telefon da Yankılanırken özlemleri anasına Sözlüsüne bile selam yollamıştı Ucu yanık yürek sesiyle Frekansı ilk kez tutmamıştı anlaşılan Daha selamı ulaşamadan Ölümün acısı ulaştı baba ocağına Kanıyla bezenmiş elbisesiyle Suya koşan kuşlardan gayri Yanında kalanı bir toprak Ki bir de yüce Allah’ı vardı Kimseler kalmadı mezarı başında Yoktu onun da nöbetini tutan Çığlık çığlığa haykırdı yavuklusu Allah belanızı versin Saçını başını yolarken anası Ocaklarına incir dikilmişti Satılık ve dönmelerin kirli elleriyle Nedense bilinmez Bir yerlerine kına yakıyordu birileri Ya sizler nerelerdesiniz Bu vatanın öz bekçileri... nerelerdesiniz? (28.09.2012) AZAP… |