hasret türküsü
güneş doğarken karanlık gecenin ardından
yorgun bedenim merhaba derken yeni güne gurbet elde kavrulurken bedenim özlem ateşi içinde dolanır dilime bir hasret türküsü ayrılık keskin bir bıçak gibi dayanırken sırtıma bir daha göremeden korkusu sararken yüreğimi ve titreyen ellerimle silerken yanaklarımdaki gözyaşlarını dolanır dilime bir hasret türküsü yalnızlık bir kelepçedir sanki kollarıma vurulan soğuk bir namludur üzerime çavrilen kalleşçe bir bakıştır gözlerime işte bu yüzden düşmez dilimden hasret türküsü kötü bir rüyadır sanki yaşamak istemediğim kör bir kurşundur pervasızca atılan ve son bir şarkıdır dudaklarımda kalan ..............................hasret türküsü..................... .............................................................................27/02/1995 |