(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Duy Sesimi ! şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Duy Sesimi ! şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
En berbatı da bu olur işte.Bu durumdan nefret ediyorum..Ne diyim artık sesini duyması ümidiyle:) belki de sadece böyle yazarak değilde,sesini susarak değilde bağırarak duyurdun mu hiç?:) eğer böyle bi şey yaparsan emin ol cesurluk etmiş olursun:)
En kısa zamanda çok bekletmeden duyar inş.:) Duyması kadar duyduğunu hissettirmesi de önemli belki de duyuyordur sesini ama hissettirmiyordur kimseye..Kim bilir?..
Mona Rosa. Siyah güller, ak güller. Geyve'nin gülleri ve beyaz yatak. Kanadı kırık kuş merhamet ister. Ah senin yüzünden kana batacak. Mona Rosa. Siyah güller, ak güller.
Ulur aya karşı kirli çakallar, Ürkek ürkek bakar tavşanlar dağa. Mona Rosa bugün bende bir hal var. Yağmur iğri iğri düşer toprağa, Ulur aya karşı kirli çakallar.
Açma pencereni perdeleri çek, Mona Rosa seni görmemeliyim. Bir bakışın ölmem için yetecek. Anla Mona Rosa ben öteliyim. Açma pencereni perdeleri çek.
Zeytin ağaçları, söğüt gölgesi, Bende çıkar güneş aydınlığına. Bir nişan yüzüğü bir kapı sesi. Seni hatırlatır her zaman bana. Zeytin ağaçları, söğüt gölgesi.
Duymaq üçün ürəkdə gərək hiss, həssaslıq gərək. Gözəl şeirdi. Bəyəndim.
Mona Rosa. Siyah güller, ak güller. Geyve'nin gülleri ve beyaz yatak. Kanadı kırık kuş merhamet ister. Ah senin yüzünden kana batacak. Mona Rosa. Siyah güller, ak güller.
Ulur aya karşı kirli çakallar, Ürkek ürkek bakar tavşanlar dağa. Mona Rosa bugün bende bir hal var. Yağmur iğri iğri düşer toprağa, Ulur aya karşı kirli çakallar.
Açma pencereni perdeleri çek, Mona Rosa seni görmemeliyim. Bir bakışın ölmem için yetecek. Anla Mona Rosa ben öteliyim. Açma pencereni perdeleri çek.
Zeytin ağaçları, söğüt gölgesi, Bende çıkar güneş aydınlığına. Bir nişan yüzüğü bir kapı sesi. Seni hatırlatır her zaman bana. Zeytin ağaçları, söğüt gölgesi.
Zambaklar en ıssız yerlerde açar Ve vardır her vahşi çiçekte gurur. Bir mumun ardında bekleyen rüzgar, Işıksız ruhumu sallar da durur. Zambaklar en ıssız yerlerde açar.
Ellerin, ellerin ve parmakların Bir nar çiçeğini eziyor gibi. Ellerinden belli olur bir kadın, Denizin dibinde geziyor gibi. Ellerin, ellerin ve parmakların.
Zaman ne de çabuk geçiyor Mona. Saat onikidir söndü lambalar Uyu da turnalar girsin rüyana, Bakma tuhaf tuhaf göğe bu kadar. Zaman ne de çabuk geçiyor Mona.
Akşamları gelir incir kuşları, Konarlar bahçemin incirlerine. Kiminin rengi ak kiminin sarı. Ah beni vursalar bir kuş yerine. Akşamları gelir incir kuşları.
Ki ben Mona Rosa bulurum seni İncir kuşlarının bakışlarında. Hayatla doldurur bu boş yelkeni. O masum bakışların su kenarında. Ki ben Mona Rosa bulurum seni.
Kırgın kırgın bakma yüzüme Rosa. Henüz dinlemedin benden türküler. Benim aşkım uymaz öyle her saza. En güzel şarkıyı bir kurşun söyler. Kırgın kırgın bakma yüzüme Rosa.
Artık inan bana muhacir kızı, Dinle ve kabul et itirafımı. Bir soğuk, bir mavi, bir garip sızı Alev alev sardı her tarafımı. Artık inan bana muhacir kızı.
Yağmurlardan sonra büyürmüş başak, Meyvalar sabırla olgunlaşırmış. Bir gün gözlerimin ta içine bak Anlarsın ölüler niçin yaşarmış. Yağmurlardan sonra büyürmüş başak.
Altın bilezikler o kokulu ten Cevap versin bu kuş tüyüne. Bir tüy ki can verir gülümsesen, Bir tüy ki kapalı geceye güne. Altın bilezikler o kokulu ten.
Mona Rosa. Siyah güller, ak güller. Geyve'nin gülleri ve beyaz yatak. Kanadı kırık kuş merhamet ister, Ah senin yüzünden kana batacak. Mona Rosa. Siyah güller, ak güller.
Sezai Karakoç
DİYEREK GÜZEL SÖZÜNÜ BÖYLE GÜZEL BİR ŞİİRLE BAĞLAŞTIRIYORUM SELCAN KARDEŞİM...
herkes kaybolan birşeyini arıyor denizler kaybolmuş dalgalarını Hayaller koşuyor umutun peşinden Herkes arıyor sevdasını sevdasından.. Cevapsız kalan sorular .. hergün umutla kalkarsın usulca yerinden bugunden yarını hesaplar insan ne hava yağmurlu ne içim kapkara gözyaşım emir beklemiyor ağlasan ne gülsen ne bu havada hadi en zor görev senin güldür bu insanları ve güneşi ol. Yarınlarımın...
Zorlasanda akmazdı gözümden..yaşlar Bak sensizde geciyormuş mevsimler yazlar herkes kaybolan bir şeyini arıyor... Bense takvimden dökülen yaprakları.. sayıyorum.. Sensiz gecmez diyordunya .. hani..ömürden günler... Şimdi ağlasan ne gülsen ne? hadi en zor görev senin güldür ağlayan bu insanları ve güneşi ol. Yarınlarımın.
Düştüğünde acımadı ki diyen çocuklar gibi gizlemek istiyorum acılarımı, Umutsuzluklarımı....Ne acıki umut var olduğu sürece aşk hep vardır.
Bazen iki kelime yetiyor anlayana bazen susmak bile anlatıyor her şeyi anlayana cok güzeldi
Bir duysa, Hürriyet gibi aydınlık olur oda...
çıkıp gelse, hoş geldin demek ne güzel olurdu.