Zaman mekan içinde...
../
Gün gelir yaşam denen yap-boz tahtası üstüne üstüne düşer gibi olursa an be an, Geçmişine dön, hatırla tüm tecrübelerini ey can. Bir sen varsındır aslolan, bir de sahibi her daim yenilenen şu semanın, Unutma ama, hep aydınlığa gebedir, her karanlığın ardından bu han. Kavramlar çorbası içinde anlamsız gelir belki yaşam sana her kertede, Neden, niçin, nasıl, nereden, nereye? Sorular uzar zaman içinde. Lakin her cevabın altından bir başka sorudur her zaman karşına çıkan, Hatırla, zaman mekan içinde, ol mekan ise, ol yüreğinin attığı yerde. İlk nefesle, ilk çığlıkla karışır insan çarkına hayatın ol sonsuza dek akan, Ve gün olur anlarsin ki, sen olsanda döner, olmasanda ol bu devran Ariflerden ol ey can, evrene ve yarattıklarına O’nun gözüyle bakan. Boşa geçmişse tüm zamanın, bir değer katamadıysan eğer ol hayata An gelir tükenir sermayen, fayda etmez ol an, ne feryat ne de figan... Heidenheim, 10. Temmuz 2012 |