ZİYARET
Günlerden bir Nisan pazarı
Öğle saatleriydi. Güneş,pırıl pırıl. Sıcaklığı ise, Okşuyordu tüm çevreyi. Kiraz ağaçları, Birer gelindi sanki. Bir gelinin altında Oturmuş iki kişi. Saate bakıyorlar habire. Açılmıyor kapılar ziyare. ’’Bakın geliyor yoldan, Bir tabur asker...’’ Girdiler içeriye dikenli kapıdan. Geçtiler yerlerine birden. Üşüştüler içeriye ziyaretciler. Hepside pür telaşlı. Aldılar hüviyetlerimizi. içim sevinçli hem kederli. Çağırdılar içeriden İstediğimiz kişiyi. Kapıda belirdi birden, Uzun boylu heybetli. O anı,nasıl unutabilirim ki? Gözyaşlarıma set çektim Akmaması için. ’’Nasılsın?’’ diye sordum. Zorla ona gülümsedim. Konuşmaya çalıştı. Lakin konuşamıyordu ki... Sarılmak geldi boynuna Parmaklıklar engel oluyordu ki.. ’’Tanrım.Niçin,Niye?’’ diye İsyan etmek geldi. Ne çare,o adam içerideki... Amacı hastalara yardım ise. Karşılığı şu soğuk cezaevi. |