Ruanda’lı olmak sadece Ruanda’lı olmaktır. Aynı dili konuşmak ve aynı dili konuşanlar tarafından yok edilmektir....


Kara kıtanın kara yazgısı Ruanda

Alınyazının kanlı tarihinden geçerek

Gecenin bedenine düşen başları gördüm

En kutsal korkularına ulaştı çocukların

Kılıç altından geçerken kara bedenlerin

Sana Afrika’nın gecelerini getireceğim

İşte tarihin gücü bu Ruanda

Sen de ve bizde beliren

Bir başka hayat, bir başka düş olarak

Dinle ve kötü yazgına haykır Ruanda



Kara Kıtanın sürgün ülkesi Ruanda

Çığlığın aç aslanları

Salmışken şimdi kendisini çorak coğrafyana

Senin bedenini hırsla sarstıkça

Gömülüyorum gözlerinin uğultusuna

Öldürülüp gizlice gömülen yoldaşların gibi

Pusu kuruyorum ruhunun kara akıntılarına

İşte soykırımın gücü bu Ruanda

Kırılmış çiçeklerin acısını duyarak

Göğsünün yarasına dişlerini geçirip

Anlat ve sesini duyur Ruanda



Yitik kıtanın ölüm kokan tanığı Ruanda

Salarken zincirlerinden beyaz efendin seni palalarıyla

Aynı tenden olanın çığlığını duyurdun dünyaya

Düşerken aklına uluorta her yasak

Başının üzerinde unutulmuş yasalar

Öldürmekle geçti bütün yaşantın

Etleri soyulmuş çırılçıplak bir acıyı duyarak

İşte vahşetin gücü bu Ruanda

Ölüm kokan coğrafyana her baktığında

Sekiz yüz bin kardeşinin nefesini duyarak

Kendi kanından olanı katlettiğin çorak toprağa

Bak ve geçmişini unutma Ruanda…