Mutluluktan mutsuzluğa doğru büyüyorum
Damarlarda bir yığın acı seslenişlerle
Kül tablası artık rüyalarımda resimlerle
Ellerim delik deşik nazar boncuğu görünümüyle

Bahar da sessiz sedasız, geldi mi gitti mi?
Belli belirsiz iklimler düş dünyasında bile
Rüyalarda eylül kokusu tıpkı ölüm kokusu
Fırtına, yatak döşek sarmış beni-bizi-her birimizi

Yollarım; gözler izi, takibi çok anlayanı yok
Sesine, kokusuna aç iken sensizliği tıklım tıklım tok
Hani sondu ya o fal, en ucunda çıkan yay ile ok
Bir düzüne kalbin ucu satılmış habersiz, anlamı yok

Yaşama doyamayan canlara sesleniş bu aslında
Bir can da benden imansızlar, arsızlar, ne dediğini bilmezlere
Çok az geldiyse dünyalığınız, dünyayı da alsanız doymazsınız
Bir mal da benden; dilimden, sesimden, çığlıklarımdan anla/masalarda..

HAVVA SARI