DURUM
Pazar günü geçmek bilmiyor
Birden bir kavak fışkırıyor pencereden Hızla kapıyı örtüyor bir sokak Bir kız saatine bakıyor alanda Gençliğim, güneşim, rüzgârım benim! Bu çıraklık sabah akşam sürüyor. Pazar günü geçmek bilmiyor Toprağın alnında eriyor güneş Sevdiğim uzakta, bir an kadar yakın Aramızda sessizliğin amansız yasası Aklımda denizle donatılmış kentim Alışıyor sevgilim yaprak dökümüne. Pazar günü geçmek bilmiyor Nerede o ölüme yürümek öyküsü Ölüme yürümek, bir tarla açarmış gibi, Yürümek, genç ve mutlu, yürümek, sessizce. Pazar günü geçmek bilmiyor Gecenin güne değdiği yerde Saatler geçiyor parmaklarımın arasından Paslanmış demir renkli saatler Taze kan kokusu yoğunlaşıyor aklımda Bir pazar, yanmış küllenmiş bir gövde, Bütün pazarlar gibi geçiyor Bütün aylar, bütün yıllar gibi geçiyor. Kentim biraz uzakta, donatılmış bir gemi. |