Saadet Sarayı
Kara gözlüm bekliyor gurbetin kucağında,
Kanatlanıp uçarak ulaşmak istiyorum. Tatlı bir aşk ateşi gönlünün ocağında, Yanarken alevleri bölüşmek istiyorum. Sahillerde gezerken gönlümüz güle güle, Adımızı yazalım gördüğümüz her güle. Kumsalın dudağında yürüyerek el ele, Sularda şakalaşıp gülüşmek istiyorum. Huriler ecesinin şavkı yansır özünden, Aşk romanı yazılır işvesinden nazından. Arada bir başımı çevirerek yüzünden, Sevdamızı okuyup yılışmak istiyorum. Saadet sarayının hayalini kurarak, Yüreğinin sazına mızrabımla vurarak, Dalgalarda oynayan gölgesini görerek, Saçlarını okşayıp dolaşmak istiyorum. Gökyüzünü seyredip çimenlere yatarken, Koparmaya kıymadan çiçekleri tutarken, Yüzümdeki ıstırap maskesini atarken, Felekten gün çalmaya alışmak istiyorum. Sevenlerle beraber göğün yedi katında, Ustalığa yükseldim sevdanın sanatında. Gönlümüze kurduğum duygu inşaatında, Kalan ömrüm boyunca çalışmak istiyorum. Mehmet Nacar |