SELAM VERMEDİ GÜNEŞ
Selam Vermedi Güneş
selam vermedi güneş, giderken akşama, boynu bükük, hüzün kaplamıştı yüregini. yakamozlar kaybolmuş,durgunlaşmıştı deniz, çocuksu kıskançlıklar çökmüştü yüregine çagının. indirdi gözlerini gönül, esrik kaderine, yenilmişti yüregine, meçhul kahraman gibi. oyun oynamıştı, sever görünerek, kurt düşmüş yüregine, koca çınar kurumuştu. çagın gibi şüpheyle bakar olmuştu, halbuki ne hayaller kurmuştu, kumandan gibi, kale fetheder gibi yüregi fethedecek, şehri alır gibi alacak, burcuna dikecekti bayragını aşkının, şehri gülistan edip,açacaktı gülleri, sevdası gözlerinde okunacaktı çocukca. tıpkı bertuğ bebek gibi bakacaktı saf ve temiz, ıssız yolda giderken, yalnızlık kervanıyla, arayıp ta bulmuşken,yürekte divan kurmuşken. cennetten dereleri akıtıren yürege, saflaşan damlaların dönüşürken şebneme. deniz gibi çagladı sevdalar yüregimde, bertuğun gözlerinde masum yaşadı sevda. hasretin kıskançlıgı çagında çaglasada, damla,damla sevdamdı, şebnem diye damlayan. halbuki yollarına duygularım örmüştüm, sensizlik günlerini atmışken uzaklara, dereleri çaglatmış,cennetlere dalmıştım. dereleri kururttu, yoklugun cehennemdir, boşta kalan ellerim, kala kaldı kimsesiz, kirlettin geceleri, masumiyet yok oldu, şimdi yanan yürekle bilmem mutlumusun.? |