İNSANLIĞIN KIYAMETİ
Dünyanın ar damarı çatlamış
Fay hattı geçiyor insanların kalbinden Onurun, haysiyetin beli kırılmış Aşk can çekişiyor en derinden Haya, namus kapı arkasına süpürülmüş Diller yalana hizmetçi Gözlere riya sürmesi sürülmüş Adalet paspasın altında Acıma duygusu kendine bile acımıyor artık Vicdan, vicdansızın sıfatı diye anılır olmuş Mertlik cadı kazanında İyi ve doğru ayaklar altında Ahlâkın başına çuval geçirilmiş Eli kolu bağlanmış güzelliklerin Ne yazık ki Sevgi ve saygı sürgünde Bilinmeyen ülkelerde Dilinden tatlı sözleri düşürme istersen Ruhun kirli olduktan sonra Ne yazar Unutma, sirke balı bozar Güzel ve kötü huy şah damarında Seni Yaradan’la yan yana Sen bin maskeyle gezsen de dünyada İyi yüzünle herkesi kandırsan da Hangi yüzünle çıkarsın Mevlâ’nın karşısına Yer yerinden oynasa kıyamet kopsa Ne fark eder Herkesin depremi, kıyameti kendi bedeninde -Kıyametin koptuğu zaman- Sarılacaksın iki metre kefene Yine iki metrelik bir çukur kazılacak bedenine İnsanın adalet terazisi şaşsa da Allahın terazisi şaşmaz, bilene Unutma! Cehennemde cennet gibiydi bir zamanlar Herkes kendi ateşini kendi götürecek elinde Yakamoz Deniz (Serpil TÜGEN) |