geceye yasladım dudaklarımı, ölümü konuştuk...Tanrım, bu ne çok keder! daha ne kadar acıyabilir canım, /bilmiyorum! bilmeyi ise, hiç istemiyorum... yaşanmış ve bitmiş nice ömürler gördüm ve ardlarında ağlak mevsimler martılarından kaçan bir deniz gibi çekildim kıyılarımdan artık ağlamıyorum! bulutlarda hep hazan renkleri solmuş eski bir fotoğraf gibi sepya soluyorum hayatı önemi yok hiçbir şeyin aşktan gayrısını yaşamadık say! içimdeki çocuk yetim artık kirpiklerimde küf kokusu ellerim titriyor hiç olmadığı kadar kulaklarımda eski bir şarkı nakaratı "geniş kanatları boşlukta simsiyah açılan ve arkasında güneş doğmayan büyük kapıdan geçince başlayacak bitmeyen sükunlu gece" / Gülay Bulut 18mayıs012 |
yetmez kıyametin ateşi bile onun düşlerini kurutmaya!...
sevgiyle...