SON GENÇLİK
Yaş elli yedi, merdivenin son birkaç basamağında,
Bir ayağım başka boyutların esrik salıncağında. Bir oraya hasret ruhum ,bir tutkun buraya, Al basma entarileri giymek ister deli gönlüm, Huzura hasret geçiyor, gelgitlerle ömrüm. Al bir atın üstünde gelin olmak istiyorum beyazlar içinde. Deeeh diyorum Akdeniz sahillerinde sefahate, Bir çeviriyorum başını atımın, tapusu hazır makbere. Kurdeleli pabuçlarımla sek sek oynamak geçiyor içimden kaldırımlarda. Birileri müstehzi bakışlarla süzüyor beni “bu deli neden dışarda”* Hayretle bakıyorum aynalara, kaz ayakları niye var zümrüt yeşili göz kenarlarımda,? Eyvahlar olsun bu dereler neden var bal dudaklarımda? Kaldırıyorum hain aynaları acımasız gerçeklikleriyle. Dönüyorum arkamı bütün çıplaklığıyla geçen yıllara. Hala kavak yelleri esiyor çünkü, dimdik duran başımda. Gidilecek koyların, gönlümdeki toyların çılgın, projelerini planlıyorum. Diri diri mezara girmek niye anlamıyorum? Şakaklarımdaki aklara, titanyum çerçeve, organik camlara inat, Kör şeytan diyor ki “ koş sahile kendini kızgın kumların üstüne at, Tüm şaşkın bakışlara boş ver, Tüm hayret nidalarının üstüne yat. Kim senin yerine sıratı geçecek, kim bekleyecek seni arasatta? Kara toprak denilen köşk nasıl olsa bir gün diyecek ”geç tahta” Kimse benden tırtıklayamaz son gençliğimi, Dillerine de dolasalar, pazara da çıkartsalar ipliğimi. |
“S O N G E N Ç L İ K…”
“Yaş elli yedi, merdivenin son bir kaç basamağında
Bir ayağım başka boyutların esrik salıncağında…”
“Son Gençlik !!!...”
Önce,
Başlık cezası verilmeli size ?
Şiirin adını “Son Gençlik” koydunuz diye;
Kendi “Son Gençliğini” öyle,
Sızım sızım hakir düşünme ?
Yaşadığınız hayatın hiç bir döneminde…
Masal gibi gelecek bu izahım biliyorum ki size…
Ancak insanın içi erken öldüğünde,
O “Son Gençlik” hasıl olabilir belki de ?!
Üstelik yirminci yaşlarda bile,
Yine kapılma ihtimali varittir aynı sele !
İnsanlar neden şiirler döşerler bile bile
Umutların sonu neticesizse;
İçimizdeki paslar, kirler, özlemler, beklentiler,
Boşalıp silinmeyecekse…
Yoksa saplantıların sahte dostluğu,
Daha mı iyi geliyor ruh güzelliğimize ?!...
Hem her yaşın ayrı bir gençliği olur;
Onunda sınırlı bir adı yoktur,
Ne ilk gençliktir, ne de son dur.
Hayata sıkı sıkıya tutunmak için
Hissettiğin yaş en makul yoldur…
Bakın nasıl kaynıyor sizin içiniz dize dize !
Çünkü her yaş da insan yenidir o an kendine
Bu son şiiriniz harika bir olgunluk içinde !!!..
Dışınızın yaşını emaneten bırakın yüreğinize
Yaş kavramı değişiyor insandan insana,
Ruhunuzda ki eziklik henüz kronikleşmemişse ?...
Ama yenmesini de bilir insan hayatı dolu dolu sevdikçe
Hissettiğiniz yaşa sevgi gösteriniz biraz da lütfen ???...
Ruhunuz çark edebiliyorsa istediğiniz yere dümen…
Nefes alıp verebiliyorsunuz demektir hala yüreğinizden !!!..
Betimlemelerle doluydu içi.
Hem düşündürücü, hem de güzel bir şiirdi
Tebrik ederim bu değişik yürek sesinizi !!!...