AZİZ İSTANBUL
Gözlerimi sende açtım dünyaya, sensin çocukluğum, gençliğim
İlk aşk, ilk hüsran, sokaklarında duruyor hala ayak izlerim Bir tarafta Çamlıca, Üsküdar, bir tarafta Yavuz Sultan Selim Çağırırsın beni her suyundan içen gibi aziz İstanbul..! Sende geçti yarım asırlık ömrüm Yollarında bazen mutlu, bazen hüzünlü yürüdüğüm Bir tarafta Asya, bir tarafta Avrupa ile olmuşsun çözülmez bir düğüm Medeniyetleri buluşturan altın bir köprüsün sen aziz İstanbul..! Şimdi çok uzaklardayım yerini tutmuyor başka ufuklar Her köşende başka bir hatıra, acı tatlı bir sürü anılar, Bir tarafta Adalar’daki mehtap, bir tarafta Kuruçeşme’deki yakamozlar Şarkılara, şiirlere ilham kaynağısın sen aziz İstanbul..! Düşsem de gurbet ellere, haykırırım seni tüm cihana, Kelimeler kifayetsiz kalıyor seni anlatmaya, Hava gibisin, su gibisin, vatan hasreti gibisin Yedi tepe üzerinde yedi düvele bedelsin aziz İstanbul..! Ürperirdi kalbim Eyüp Sultan’da dua edince Minarelerinden ezan sesleri yükselirdi günde beş kere Bir tarafta Sümbülefendi, bir tarafta Akşemseddin Dede Evliyalar sesen aziz İstanbul...! Yeni Cami önünde bekçilik eder güvercinler, Eminönü’nde martılar kanat çırpıp şarkı söyler Ortaköy’de kediierxnasibini bekler, Nice hayatları bağrına basan yuvasın sen aziz İstanbul..! Uygarlıkların beşiğisin, tarih usanmadan hep seni yazdı Yarınlara ebedi mirasdır görkemli Topkapı Sarayı Boğaza ihtişam katar erguvanların içinde Rumeli Hisarı, Bir dile gelse neler anlatır Ayasofya’nın duvarları, Bir tarafta Galata Kukesi’ne arz-ı endam eden Kız Kulesi, bir tarafta Yedikule Hisarı Fatih Sultan Mehmet’den bize yadigarsın aziz İstanbul..! |