PASAKLI GELİN
Kavga çıkarmaya fena alışık
Gördüğüne çatar pasaklı gelin Mutfakta bekliyor onca bulaşık Yıkamadan yatar pasaklı gelin Gütmesini bilmez iki tek kazı Yine de bırakmaz cilveyi nazı Boğazı kağnıda sanki bir mazı Ne bulursa yutar pasaklı gelin Bir yanı tencere bir yanı tava Haline bakmadan gidiyor ava Kimseyi beğenmez aman bir hava Samana sap katar pasaklı gelin Süpürge yakışmaz alsa eline Urgan kısa gelir tomruk beline Belaya götürür düşme diline Çok palavra atar pasaklı gelin Temizlik denince ırağa kaçar Ağzından etrafa salyalar saçar Şöhret olmak için havaya uçar Benliğini satar pasaklı gelin Öküzün altında buzağı arar Yokluğu huzurdur varlığı zarar Akıldan kaçıktır veremez karar Hep kendini utar pasaklı gelin Azıcık yürüse boyanır tere Onu da götürür gittiği yere Yeter ki birisi bir selam vere Üç gün lafa tutar pasaklı gelin Vefakâr diyor ki ‘Arınsın yürek Güzel ahlak kulda yıkılmaz direk Her insana edep mutlaka gerek’ Çamurlara batar pasaklı gelin |
Saygılarımla.........