Keşke Çiçekleri
Hikaye şu :
Bir gece gizlice, açık kalmış rüyana giriyorum Tanınmamak için gözlerime siyah bir yalan takıyorum Uzunca bir süre ne çalabilirim diye aranıyorum Saçlarını taradığın an-dan başka bir şey bulamıyorum O kesit-le yetiniyorum ve alıp kaçıyorum Büyük bir uğraşla kendi rüyama taşıyorum Çok ağır Gerçekten çok ağır Şimdi daha iyi anlıyorum Karıncaların sırtlarındaki ağır sevdalarını Ama şimdi daha iyi hissediyorum Küçülmüşüm de bir ağustos böceğinin ruhuna girmişim sanki Ama yine de Yaz boyunca sevişecek erzakım yok Rica etsem biraz masal taklidi yapar mısın Bugün ayın On Altıncı kırmızısı Bugün senin umut günün Bir dolu keşke çiçeği aldım sana Çok sarhoştun ama yine de koklamayı akıl ettin Karşılığında bir çift göz – bebeği verdin Koynumda keşkesiz büyüteyim diye Nasıl taşırım ben bu kıpkırmızı sorumluluğu Bugün sana terk edilmiş bir otogarda buluşmayı teklif ettim Kimsenin gidemediği ama gidiyormuş gibi yaptığı temiz bir hikayede Çok heyecanlandın, omuzunda bir dudak çıkacak gibi oldu Bir dolu yapraksız ağaç vardı otogarda Neden bilemedik incir ağacı dışında, diğerlerinin ismini Yoksa o ağacın yapraklarını? Evet, reenkarnasyona inanıyorum Kelebekler ve sen yeniden doğarsınız hep Yeniden ve yer değiştirip Neden diye sorma, kozalarınızdan biliyorum İp ucum, Göl örgülü bir mevsimin saydamlığıdır Seni görüyorum o uçsuzlukta Evren yırtılmış da dikmek istiyorsun elindeki yıldızlarla Ne çok ihtiyacımız var sonun sonsuzluğuna Şarkılar ve yörüngesinde dönen notaları Başım dönüyor, yüksek dozda hayalden Aslında bu kadar alımlı değil her şey Her gözlerimi kapattığımda Şeytan sırtıma bir günah etiketi daha iliştiriyor Biliyorum, ben bir damping kurbanıyım İki alana bir bedavayım çoğunlukla Hikaye şu : Bir gece gizlice açık kalmış rüyana giriyorum Tanınmamak için gözlerime siyah bir yalan takıyorum Ama ne bulsam ne görsem çok ağır Tıpkı bir karıncanın sırtındaki… Evet… Demiştim değil mi? Oktay Coşar |
çok guzel bu hikaye,sozuyle sesiyle cok basarili.