Bir garip Kallipso gibisin
Seninle oturuyoruz
rüyalarımda tabii ki zaten anca rüyalarımda neyse geçelim vesselam Ay’ın altında , siyah durgun bir deniz var hani o zihnimin kıvrımlarında En güzel türkülerin söylendiği orada saf mutluluk olan ateş böceklerinin ve ayın aydınlattığı zakkumların , frezyaların donattığı senin bile hayal edemeyeceğin bir yerde yan yanayız. Başında papatya tacın , üstünde meleklere özgü beyaz bir elbise o kadar güzelsin ki... Küstüm çiçeği gibi narin başını koyuyorsun omzuma aynı anda hafif ve bir o kadar ağır bir yük biniyor omzuma Hay Allah , bana yardım et ! ana rahminden çıkmış gibi temiziz ikimizde sen başka hiçbir insan tanımamışsın bir garip Kallipso gibi hayallerden hücremde mahsursun bir o kadar özgür olarak İstediğini yap istediğini söyle istediğini düşün istediğini hisset Fakat benden ayrı kalma Sakın bakma zalimlerin gözlerine biliyorum o merhamet dolu yüreğin kanar sözlerine uyu sevdiğim uyu ve uyanma asıl Şimdi son bir söz ve hoşçakal Uç güzel kuş’um... Uç uç ve geri dönme eğer böyle mutlu isen ve selam söyle göğe , Yaradan’a Geleceğim bir gün oraya Belki günler sonra , belki haftalar , belki aylar , yıllar asırlar ama muhakkak ve muhakkak geleceğim geleceğim ve o gün sonsuza kadar seveceğim... öleceğim ... Celalettin DURAK |