Suskunluğum
Kim bilir…
Ayrılığın kaçıncı mevsiminde, Kaç hüzne böldük yüreğimizi, İsyan sızısına dolandıkça dilimiz, Gözlerimizden yüreğimize sıçrayan, Sevda kıymıklarıyla, Tutuklu yargılanacağız, Yürek mahkemelerinde. Hasret közüyle kavrulduk. Haşin rüzgârlarla savrulduk, Yorulduk, sarsıldık, Dudağımızdan dökülemeyen, Sevda ırmakları, Taşıyor yürek köprülerimizden. Sevdanın gizli korkuların da, Kan damladıkça, Ruhumuzun sarkaçlarından. Yokluğa ağlıyor umutlarımız. Kimseleri almadığımız, Çürümüş gönül toprağımız, Ceset kokuyor uzaklarda bir yerde. Coşkun kanat çırpışlarıyla uçtuğumuz, Kelebek ömürlü sevdamızın, Hızını kesen sevgisizlik değildi. Ümitsizlikti sevgili. Nedense vazgeçemedik. Ama… Yüzümü sürdükçe yokluğuna, Yürek yangınlarımla, sızılarımla, İçimde yanan volkanın, ateşiyle, Düştüm kendi içime. Haykırmak istedim isyanımı, Hep dilsiz kaldım… Sustum… Bölünmüş yürek birlikteliğimiz. Çatlaklardan hüzün akıyor işte. Sevdamız vurmasın gönül duvarlarına. Sessizlik boynumuzun borcu. Sende sus ey yar… Sessizliğimiz aşk yerine esiyor şimdi. Sustum. Sustuğum. Suskunluğum... 14.Şubat.2012 Beyza |
......Sağlıkla ve mutlulukla kalın ... ... ... ... ... ... ....
......Her şey gönlünüzce dilediğinizce olsun............. ...