Sessiz Kalmama Hakkı
Bu şehirde bir tek salgın ben miyim
Düş krizine tutulan Ama ellerimden tutulamayan Sahici sevişmelerden pek uzak – zihin kontrolünde Bazen bir fırtına taklidi yapacak kadar yoksul Bazen yok denecek kadar gölge Peki en güzel rüyamı açık arttırmayla satsam Soyunuk bir arttırmayla Kim alır Dokunmaları adaletli bir kalp mesela Yeminsiz bir ten ya da Ya da kimliksiz bir ya da Filmlerdeki gibi tıpkı Bir el kalkar en arka sıradan “ben” der Herkesin yüzü ona döner Seyirci merak eder Ben merak ederim Reklam girer Ucuz bir yalanı ruhumuza sokmaya çalışan Tüccarlarla dolar etrafımız -felsefe bize en doğru bekareti söylemez- -belki hiçbir sevişmenin bakir olamayacağını açıklar sadece- Doğadaki bundan önceki öpüşleri gözlemleyip Muhtelif orgazm savları ortaya atabilir mesela Ampirikçi bir tavırla yani -ama kimse kimseye bekaretini ödünç veremez- Külfeti ağır oldu bu şiirlerin Kimseye söylemedim şimdiye kadar Ama bir dakikalık itiraf duruşudur bu Ucuz olduğu için lavanta koktu bu ayrıntılar Yani kimse bilemeyecek Akvaryumdaki balıkların hangisinin yalan söylediğine - Bir düş en fazla ne kadar ıslatabilir- Peki tamam söyleyeceğim Ben çeperini yırtmaya çalışan bir palyaçoydum o zamanlar En çok ağlayarak güldürmeyi severdim o kadınları Onlar da gülerken ağlarlardı zaten Ben çirkinleştikçe onlar güzelleşirdi Belki de o yüzden çok sevdiler beni - Bütün bunları dudaklarımla düşündüm sadece- Yatağımın kenarında kocaman bir iskele Her gece cümleler gelir – konaklar Adresi belli olmayan iniltiler Sahte kimlikle kasıklarıma girmeye çalışan memeliler Ve biraz daha suçsuz olduğu için seviyorum Saçları dağınık öyküleri Aynı-lıklarla ve ayrı-lıklarla birlikte bir halkanın içinde Yim Biliyorum söylemenize gerek yok Konuşmama hakkına sahibim Söyleyeceğim her şey günahlarımda aleyhime delil olacaktır Bir vitrin mankeninden sevgili yapma hakkına sahibim Ama ben yine de kusma hakkımı kullanıyorum Başka türlü nasıl beyaz taklidi yapan bir siyaha öykünebilirim ki... Oktay Coşar |
şiile kal şair.
sevgilerr...