UÇUR İMÂNIMIN HAZZINDA
Yine yüreğimin fırınında çifte kavrulur sancılarım.
Ayyuka çıkar da ah u zârım, gülücükler uğramaz kıyılarına. Beslenmedikçe yeşermez, kupkuru dallarım, Yana yana tükenerek, Yaradan’ın dualarına. Bazen bırakırım kendimi boşluğun kucağına. Bazense Rabbe tutunuşlarımla ilmek ilmek, Mevdivenler kurarım pişmanlığımda yükselerek. Umutlarım bir bir deler rahmet kozalarımı, Gufran’a doğru ipekten nurlu yollar örerek. Bazen yalın alevler dokunur parmaklarıma, Hicranlı rüzgârlar savurur, saçlarımı döverek. Demirden kafesler örer, ruhumun sürgünleri, Hüzün dolu kadehimden sağanaklar dökerek. Yüreğimde bir yanık sevdânın sızısı kalır, Üşüyen gecelerimin yalnızlığına bürünerek. Sis çökmesin Ey Nûr, aklımın semâlarına, Sana doğru yürüyüp, yolu kısaltmam gerek. Ey Vâhid son ver , rûhumun afili yalnızlığına, Uçur İmânımın hazzında, göklere yükselerek. Sevocançiçek |