Ya ResulallahYa Resulallah Bir üveysin vardı senin Gözleri çok uzaklara dalıp giden Seni arardı çöllerde Yalın ayak bin bir umutla Kızgın çöllerin ateşi yetmezmiş gibi Sen yakardın onu Sen kokardın yürek yağında Koşardı berid vadisinin en soğuk pınarına Bir nebze dindirmesi için yürek yangınını Savrulur giderdi gönlü kum fırtınalarında Seni anmak için kum tanelerinde Gözyaşı o kadar çok akardı ki göz çanakları Çamura boyanırdı kızgın çölünde Yüreği hamur gibi şekilden şekle girerdi Senden alırdı ibrişimini Ne böyle bir desen nede renk Olmamıştır ezelden ebede Ya Resulallah Bir üveysin vardı senin Yemen illerinde deve çobanı Gizliden çalınmıştı sevdanın çıbanı Çölde ahu ceylan gibi vurulmuştu Nişangâhı olmuştu yaratanın Vuslatı mahşere kalmış kutlu aşkın Duacısı olmuştu günahkârların Çırasını yakmıştı bir daha sönmeyecek Ezelden ebede yürek yangınlarını Ya Resulallah Bir üveysin vardı senin Kokuları kapı eşiklerine sinen Seni görmek için gelmişti de Boynu bükük dönmüştü kapılarından Sende hasret çekmiştin Onu aramıştın gören gözlerde Ya Resulallah Bir günahkârın var senin Viran olmuş gönlünün bir köşesinde Seni arayan, Nasuh tövbelerinde Ve senin kutlu aşkından Bir kum tanesini dilerken, Baktığım aynada düşlerim dağılırken Şu nasırlı yüreğime Aşkını tatmamış beyhude yıllarıma Bu günüme, yarınıma Ağlamak istiyorum Ağlamak istiyorum BİLAL TEKİN(SIRLISES) |