3
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
923
Okunma
Bir şiir havası dolanıyor üstümde
Mısralar iniyor göklerden
Kar tanelerince
Yüreğime
Bazen diyorsun ya
Sustun
Daldın diye
Yoğunlaşıyorum
Yoğunluğumda susuyorum
Bir an,
Bizim yaramaz çocuk
Giriyor kanıma
Suskunluğuma göz kırpıyor
Yetiyor canıma
Bir başlarsa konuşmaya
Sustur susturabilirsen artık
Durdurabilirsen
Ayaklarını yere vurarak
Çığlık çığlığa bırakıyor kendini
Dağılıyorum
Tutuyorum ellerinden
Koyveriyorum bende
Bir sesinden
İyi geliyor arada da olsa
Yaramaz çocuğun ayak sesleri
Suskunluğun çığlıklarından habersiz
Kendi patırtılarında
Dizelerin
Tellerine vurmakta
Bir ezgi yükselir ki
Dizelerim
Halaya durmakta
Suskunluğu
Kırık dökük halini
Gizinde
Bilinmezinde anlarız
Bu da sezgisel bir farklılık
İşte
Demesek de
Suskunluğum sorgusuz
Sualsiz geçer
Sorgusu da kendine
Suali de
Sığınağım olur
Sadece
Dillenemeyen dilime
Bazen güzel bir ezgiyi duyunca
Suskunluğunu bozuyor
İstemeden de olsa
Söylemeden de olsa
Beklentisizce
İniyor perde
Akıyor
Her yerde
Tutunamayan
Bentsiz bir selde
Gidiverdiğinle kalıyorsun
Ne çözülüyorsun
Ne de bağında
Bir düğümsün
Anlamayanların sığınağında
Kalıyorsun
Sende
Bir gönüle girince
Suskunluğun dile
Gönlün gönüle
Geliyor
Bir ses ki
koyveriyor
Ne kendine
Ne de gönüle
Yetiyor
Gönül coşunca anlaşılmak ister
Gönül yandıkça
Alevi körüklemek ister
Gönül açtıkça
Gönlüne bülbül ister
Nerdesin bizim yaramaz
Suskunlaşıyorum gene
Ayaklarını yere vurarak
Gel
Dağıt beni….
Sündüs ARSLAN AKÇA
5.0
100% (1)