EL İNSAF GÖNÜL,,,
Yanıp kavruldumda dumanım tütmez,
Ocak ne baca ne divane gönül. Yaram çok derinde melhem kâr etmez, Hekim ne lokman ne divane gönül.! Tabip de lokman da çare olmadı, Derdime hiç kimse derman bulmadı. Mevlam’dan başka bir umut kalmadı, Zehir ne zıkkım ne divane gönül.! Ben senin yüzünden behuzar oldum, Şu halimi bir gör sararıp soldum. Sen sefanı sürdün ben ise yandım, Ateş ne duman ne divane gönül.! Yere vurup yer ile yeksan ettin, Yoldurdun saçımı tek tek tükettin. Kalanı da bir gecede ağarttın, Tane ne tutam ne divane gönül.! Ben gözümden kanlı yaş akıtırken, Ak düşen saçları berber boyarken. Feryadımı cümle alem duyarken, İnsaf ne vicdan ne divane gönül.! TİRYAKİ yi bir kez olsun duymadın, Sen başını taştan taşa vurmadın. Benim gibi böyle naçar kalmadın, Derman ne takat ne divane gönül.! 28 Ocak 2012 04.15 |