Doğduğum Evin Penceresi
bir çam vardı önünde
doğduğum odanın çöpten yapraklarında güneşi rüzgârla sallayıp kafesten içeri dolduran bir çam sedirinde iskambilden kuleler yıkılmış odada loş ve sessiz ikindilerin acısıydı sızan gözlerim dalardı kafesten duvara ve duvardan kafese seyretmeyi güneşi yüz bir güneşti kafesin her deliğinden giren susmuş bir çocukla şaka eden yüz ikindi güneşi |