ÇINGIRAK
Bir gün parmaklığa elin varmadan,
Bir titreyiş gibi çalar çıngırak. Mevsimler geçtikten sonra aradan, Bu ses beni bir gün çağırsın, bırak... Kumluktan serperken dallar başına, Geç hızla, merdiven gelir karşına, Eşikten atlarken ayak taşına, Bu sesler içimde yer etsin, bırak... İt, işte önünde kapım, aralık, Oda bıraktığın gün kadar ılık, Bir ince su sesi gibi lık, lık, lık, Gönlünden nedamet boşansın, bırak... |