Aşkın Firakı
Ey felek kastın nedir? Şemsime oldun cidar!
Maksadın gölge ise, yetmez miydi bir sidar? Yerlerde sürünmekten tanınmaz oldu didar, Yeter artık yerlerde tutma beni nazlı yar! Virane olmuş gönlüm zaten çeker ahu zar! Melül, melül bakarken o masum bakışların, Sevdan kalbe dolarken özümü yakışların, Katar olmuş uçarken aşkı sevda kuşların, Turna diye kazlara katma beni nazlı yar! Avane olmuş gönlüm zaten çeker ahu zar! Hunharane tutumun ağlatırdı zalimi, Kahharane tavrınla sızlattın bu halim’i! Bundan sonra istersen hiç sorma ahvalimi, Sahte yalan hazlara satma beni nazlı yar! Kurane olmuş gönlüm zaten çeker ahu zar! Önüme serdi sanki gözlerimin akını, Görseydin bitap olan aşkımın firakını! Hiçbir şey doldurmuyor gönlümün afakını, Mecnun gibi çöllere atma beni nazlı yar! Divane olmuş gönlüm zaten çeker ahu zar! MEHMET ŞAHAN 05.12.2011-İSTANBUL Firak: hicran Afak : ufuk Cidar : duvar Sidar : baş örtüsü Didar :yüz, çehre Viran :yıkıntı, eski yapı Avane: uzun ağaç (hurma ağacı) Kurane : körcesine Hunharane : kan içercesine, çok zalimce, öldürerek Kahharane : kahredercesine, kahharcasına Halim : yumuşak huylu, hoş muamele yapan Ahval : içinde bulunduğu durum, haller, vaziyetler |
Rabbül alemine giden yolda çekilen her meşekkat kutsaldır, tatlıdır.
Çok güzel bir anlatımdı.Beğeniyle okudum.
Tebrikler.
Sağlıcakla.