İHTİLALİN İZİ
bir ihtilalin kurbanıyım
izi kaldı üzerimde darbeler indirildi beynimden yüreğime bir darbe de sen indirsen ne olur yüreğim altmışlı yılların dramında astılar zindanlarda çürüttüler bedenleri söktüler tırnaklarını içimden çığlık çığlığa cereyanda şimdi ne acılar yaşadı ne yıkımların içinden doğruldu bir yağlı urgan boğazımda son şehadet dilimde son hayallerim, son özlemlerim bir yağlı urganın elinde bir ihtilal kurbanıyım ben yassı adada üzerimde tenimi saran kefenler… yüreğimde, sevdadan yana kalan ezgiler… götürüyorum birlikte haykırıyorum içimden tüm çırpınışlar Karadeniz’imde hırçınım masumum pusluyum sisler içinde kalanım içimde büyüttüklerimle gidiyorum bir şehadettir dilimde son duamı ediyorum yüreğimde bir ihtilal kurbanıyım ben gözlerim bir bilinmeze kilitlemiş özlem rıhtımlarında yüreğim seninle geziniyor urgan da taksanız yüreğim benden yana haykırıyor sevdamızı ne fayda , ihtilal sorgusu boynumda kim demiş ki yüreğimde hoşçakalın hoşçakalın , sevdamı bir urgana teslim eden insanım ayaklarımın altından kayıyor ömrüm son şehadet dilimde gözlerim sizin göremediğiniz yerlerde ben gitsem de yüreğim sevdasına yandığımın yüreğinde elveda demedim ben elveda uzak bana…! Sündüs ARSLAN AKÇA |