Köksüz bir dal, söyle neye yarar!İçimizdedir sakladığımız çığlıklar Vaktini beklediğimiz sızı zerkeden sancılar Hak ve hukuk adına dilegelen nice hengameler Azmi bıraktırır kimi zaman solgunlaşan umutlar Ahde vefa derler, saf ve bakir duyguları körertirler Sabrı tavsiye ederler, nefsini biran olsun ihmal etmezler Kanaat için bin bir bahane üretirler, hınç içinde kal ederler İnsanlık adına nutuk atmayı da nasılsa kimseye vermezler Siyasiler, bizler adına derdi gaye edinen nefeslerdir Her nasılsa en hakir görülen ve alay edilen kimselerdir Vekil tayin ediyorsun, hakkını neden teslim etmiyorsun Vakt-i saatini bekleyip sonra alaşağı etmeyi bilmiyorsun Bağnazlık, farkı fark ettirmeyen karamizahın rengidir İnsan denen akıl ve izan sahibi ise, aklına mukayyet payedir Beşerlik mertebesi, ehliyetten ve tahkikten uzak bir vakittir Ruhunu ve kalbini şehredip onun aşkıyla terennüm eden ariftir Mülkiyetin yegane sahibi sadece yaratan Rabbimizdir Herşey onunla kaim ve muteber olan seçimin telakkisidir Hak, insan ve yaratılan adına ne varsa bizzat hukuk sahibidir Hakikat farkını yaşayan ise akıl ve izanı ihsan ve ihlasa ram edendir Yeryüzüne ibretle bakmak ve t emaşa farkını yaşamak Hareket ve kuvvetin sahibinde dirilip, aşkıyla nefeslenmek Sevdasının firkatine erişmek için iradeden vazgeçmeyi becermek Kul olmak adına erdemdir, halin sahibinde edeb-i meşke erişmektir Ne dağın vakarında haşyeti an ve ne de sahrada edepsiz sol Her mevsimin bir şevki vardır, umut içinde nasıl nüveleşmektedir sor Merak, ilmin şubesidir, akıl istikamet için şarttır, izan farkını anlamaktır Emekten kaçan, sefillik için can atan, divane midir, yoksa acziyet nöbetinde midir Nasip ne mukaddes bir sırdır, sabrın ve inşirahın harmanıdır Kalbi olan hakkı ve hakikati anlayıp, uğrunda fedaya hazırdır Ruhu ahdiyle müsavi, vicdanı aşkın ve şevkin umut halinde ki edebidir Mizan gam zerkeden değil, hak ve hakikatin teslim edildiği bir mihenktir Mahzuna acımak neye yarar, fukaraya el açtırmak yüreğimi dağlar Ne kadar süret-i şekle bütrünüp rol kesenler ise nasıl bir hesaba ramlar Nefs ve akıl talime muhtaçtır, esir etmek adına ne varsa ruhun için azaptır Canana kulluk ise kalbi marazlık, nefsi azdırmak için en açık sırnaşlıktır Hiç gocunma sözüm nefsim içindir, haddini bilmeyen insan kimdir Suhulet ve kemaliyet niçin en uzak diyarların firkatinden esmektedir Hergün kırıpgeçiren kimlerdir, dalaşmak için gayret eden nasıl bir ibrettir Kafelerde boy gösteren, adab-ı muaşereti hiçe sayan aşktan nasipsiz kimsedir Mustafa CİLASUN |