Talihsiz Bir Ayrılık Piyangosu
Gözlerini kapa
Rüyalarından bir düş tut Sakın bana söyleme Bir umutsuzluğun daha beraat etmesi mi? yine bir cenaze gecenin sırtında yine üzgün üzgün cümleler boynumuz eğik dua ağacı sonbaharını emziriyor ne kadar kayıbız masamızda kuzeyden gelecek kül kuşları haber bırakmışlar ertelemişler göçlerini omzumuza belki o çöl gölü konuşmayı yeni öğrenen damlaları evlatlık edinirse geleceklermiş bütün bunlar kozasını çoktan yırtmış kırılgan aynalarımızın çiftleşme döneminde oluyor ellerin dikenli teller gibi işte şimdi tutsam kanayacak sanki umutlarım yüreğinin sınırını geçmeye çalışırken sanki “dur” sesini duyacağım senden “dur” “dur yoksa ağlarsın” "arzularını yere bırak" "ve yavaşça çömel" diyeceksin hissediyorum Sanki biraz daha durursam bu masada Gözlerinin rengi önündeki kitaba akacak Akacak da telaş edip kaçacak gibi kitaptaki harfler Ardından başroldeki kadın erkek terk edecek romanını Geriye bir son söz kalacak sanki Biz gittikten sonra O ödeyecek hesabı belki de Sen yine de kapa gözlerini Yine de bir düş tut rüyalarından Kime niyet kime kısmet “dünyalar benim olacak” zamanımı çoktan geçtim neyse ki Bir düş tut bana ver Sonra usulca sıvazla sessizliğimi O yeter bana Bu talihsiz ayrılık piyangosundan… Oktay Coşar |