Sevgilim
Bugün yüzü soluk resimlerinin
Dışarıda hava parçalı bulutlu
Deniz biraz hırçın
Martılarında haberi var sanki gittiğinden�
Yatağımızın üzerine bıraktığın
Tişörtünle uyuyorum artık
Uyumadan önce okuduğun o roman
Hala yatağımızın ucunda duruyor
Sonunu hep merak ederdin ya
Söyleyeyim
Büyük aşk bitti sevgilim...

Kaç gündür ne televizyon izliyorum
Ne de kapıyı açıyorum kimseye
Ahmet efendinin getirdiği
Süt ve gazete epey çoğaldı kapı önünde
Gün boyu düşmüyor elimden
Kahve fincanı
Bulduğum eski gazetelerdeki
Bulmacaları çözüyorum
Bazen ismini karalıyorum
Boş kâğıtlara
Günler bir şekilde
Geçiyor işte...

Geceleri
Tahta sandalyeme yaslanıp
Yaşını seksene devirmiş
Dedeler gibi
Elimde bir kitap
Uyuya kalıyorum...

Dört köşeli sokağımızda çınlıyor
Bekçi düdükleri
Gittiğinden beri
Çıkacağı günü bekleyen
Bir mahkûm misali
Birer çentik attım kâğıtlara
Gidişinin toplamı
Yirmi sekiz gün etti
Anlayacağın
Gün geçtikçe
Daha çok özlüyorum seni�

Her sabah 9.45’te
Geçen vapurun sesiyle
Uyanıyorum�
Çift kişilik yatağımız
Tek kişilik şimdi...

Sevgilim
Ben iyiyim de
Sen nasılsın?

l Aytaç TEMEL

13.12.2011