Hasret...
dün üç aylıktı
güldü yaş demeden yürüdü önce anne sonra baba dedi mama yı söylediğinde koşuyordu ve onsekiz oldu bay bay dedi özledim seni daha gün dolmadan ilk göz ağrısı bu dolmazmış yeri kokusu hasret gözleri hasret hasret sardı yüreğimi ağlıyorum sessiz sessiz ağlamak gözyaşları ile toprağı ıslatmak sa acıya yokluğa kaybedilenedir ağlamak yaşları yüreğine akıtmaksa aşka sevdaya gidene hasrete dir ağlamak hayat mevsimler gibi sıralamış önümüze günleri tek başlayıp bahar filizleriyle yazın çoğalıp çoştuğu hatıraları güzel günler son denen baharla bir bir nemli gözlere düşer elde varken uçan kelebeklerin ardında koş nereye kadar önünde kış kendi beyaz adı kara haret sen olursun sonunda ardın da kalanlara |