EY YUNUS !
EY YUNUS !
Yar aşkına yanmaya nur yüzün har gelir Şikayet etmem buna bendime ar gelir Sırrına arzularım gönlüme zar gelir Damla iken yolunda koca âlem dar gelir BİLAL TEKİN(SIRLISES) EY YUNUS ! Yoluna baş koydum sensiz can olmaz İsmail’im kurban olam ey Yunus Boynum kıldan ince başka han olmaz İbrahim’im bıçak çalam ey Yunus Bunda iddiam yok ben ben değilim Senden ayrılalı ne de zelilim Kenan’da kayboldum ağlar sevgilim Yakup’um Yusuf’u bulam ey Yunus Yönüm şaşar ses ver bu biçareye Uzlet cana yetti daha nereye Fena makamında yer yok bin kereye Hiçlik donlarına dolam ey Yunus Sina dağı senin perdendir canan Kızıldeniz Musa asandır yaran Firavun Nemrutu hepside yalan Benliği bahçeden yolam ey Yunus Küçücük çocuktun hakka çağıran Ölüyü dirilten yürek soğuran Senin sırrındır Rab bakir doğuran İsa’yım çarmıhı çelem ey Yunus Alem seni özler sensin habibi Ademden ezele kalpler tabibi Senin adın söyler her dem hebibi Ahmet’im şefaat alam ey Yunus Sen anlarsın yanan kulun halinden Çölü sen bilirsin gülün teninden Sen giydin hırkayı ümmet içinden Üveys’im yanında kalam ey Yunus Şimdi gözüm dolu hıçkırık fora Yıllar var ki döndü ayrılık kora Nefsimin elinde asilik zora Günahkarım Nasuh gelem ey Yunus BİLAL TEKİN(SIRLISES) HEBİB: Rüzgar,yel NASUH: Bozulmaz şekilde tövbe eden DOST KALEM Aşka yâren kıldı Ahmed Yesevi Bektaş’la semahta gönlümün evi Semada Mevlâna oldum mevlevi Tapduk’ça imanda kal’am ey Yunus... TALİP Ey Yunus u sevenler, O bizimdir diyenler Yunus lar hiç ölmezler, her dem hakkı söylerler Başka vücut bedenler, sırra kafes bu tenler Her zaman var erenler, onu bulanlar güler.......... ZARAVİ |