UNUTTUK
UNUTTUK
Dün, bahar ile yaz gitti. Bu gün, Elleri kınalı, Sonbahar girdi kapımdan. Ömrüm geldi, geçti. Yakalayamadım yarin, Taranmış saçlarından, Kar girdi kapımdan. Ağlarken düşte yüreğim. Yorulan güneşin kızıllığında, Hayalini kurduğum, Gençliğim gitti elden. Geride kaldı. Ağlarken, düşte yüreğim. Ömürden sararıp solan yapraklar gibi, Yıllar bir bir başımdan aşağı akıp gitti. Beni uçuracaklarını sandığım, Tüyü yolunmuş, kanatsız kollarım yok artık. Mavi gökyüzünde, uçuşan bulutlar gibi, Beni gökyüzünde uçuracak hayallerim yok artık. Zaman bir su gibi, akıp gittikçe ellerimden, Kalbim avuçlarımda, Güneşin ardından karanlıklara, Bakakaldım, ağlamaklı gözlerle… Yüreğim özgür, Uçacak kanatlarım olsa da, Ylıllarca hapis olmuş, gönül kuşum, Alıştı bu bedene uçmaz artık. Denizlerin yansımasının Gök yüzünün mavisi olduğunu, Ormana yeşil rengi verenin, Toprak olduğunu. Unuttuk artık… Unuttuk artık, Çocuklaın güler yüzlü, masum, Büyüklerin asık suratlı, Savaşçı, zalim olduklarını… 18.11.2011 Cahit KARAÇ |