Ruhuma seslenir zaman, ne aşk-ı hicran!Hiç söz etmesem Düşünmek için vecdiyle nefeslensem Şahit olduklarım için ah etsem Titreten vicdanı şehretsem Mizan adına aşkına erişsem Gözyaşlarımı sürur içinde hasretsem Hak ve hakikatle bütünleşsem Mecnun eden halin Firkatiyle ah u zar eden hicranın Sukut eden idrakin Akıl denen hakikatin Sadrında eğleşsem İrademi teslim etsem Zafiyet serdeten her neyse Şiddetle haşyetinde dirilsem Neden yazarım bilmem Acizliğin korkusuyla nasıl irkilmem Aşkın nidasından hiç çekinmem İradeden Vazgeciren hali vakfedemem Rabbim ne söylerse Zişanı efendim neyi tavsiye etmişse Erişmek için nasıl dilenirim Pirin kapısı ak olmalı Her nefesinde Aşk vecdiyle koklanmalı Nur sabrınN Nar kanaatin bulunmalı Gözyaşları hiç kurumadan akmalı Sevdanın derüniliği Halin deminde yaşanmalı Sürur için asla olmamalı Hakikatle her lahza aydınlanmalı Niye acınacak haldeyim Hangi gönül Sahrasında hurdalık gibiyim Neyi hakkıyla bilirim Acziyetimi elhak teslim eylerim Zavallı ve sefil bir halin eriyim Müddet-i nefes İçin hayret ederim Çilenin sülbünden Neşet edecek aşkı beklerim Ey Hak an senin Mevcudat serverin olan emanetin Akıl sahipleri için vadettiğin gün vecdin Mizanın Lahzasında ki titreten merak kimin Ruhu teslim olmadan inşirah eden nasip ecrin Nazargah kabul ettiğin Bu kalp mahcubiyetimin Sen bilirsin Sen sahibimsin Mağfiretin tek adresisin Bağışlamanı dilerim Bilirim hadsizdir bu nefsim Neyleyim ki ben senn eserinim Mustafa CİLASUN |