SonŞiirin hikayesini görmek için tıklayın binlerce yıllık kardeşliğe kurşun sıkan, pusu kuran her kimse lanet olsun...Bunlar da geçecek, kanlı ellerinden utanacak katiller,biz gene türküler söyleyeceğiz umuda ve insanlığa dair
Sen bakma Yolların sonsuz gibi göründüğüne Tanrı Ölüm diye bir sınır taşı dikmiş Bütün sonsuzlukların aksine ... Bir yol düşünüyorum İnişli çıkışlı Kıvrım kıvrım Yürüsem Tanrının huzurunda olacağım san ki Yürüsem bahtiyar olacağım Yürümek burada hürriyet kadar kutsal Yürümek yaşamak demek Kim çekmiş bu duvarları önüme Bu dev settin mimarı kim Tel örgülerde neyin nesi Kim bu nöbet bekleyen asker Ağrılı mı Mehmet mi adı yoksa Onunda sevdikleri var mı Sılayı düşünüyor mu Mehmet Düşünüyor mu ha düşünüyor mu O çatık kaşlar O Bakışlar Aşıp ta yüce dağları Zehra nın bakışlarında kenetleniyor mu Seviyor mu ha seviyor mu ... Yak bir sigara Mehmet İnişli yokuşlu yolların hatırına Yak bir sigara Biliyor musun Mehmet Toprak daha hoş kokuyor artık Çiğdemler açtı mı dışarıda Bahar mı geliyor Mehmet Geliyor mu ha geliyor mu ... Çözün ayaklarımı dostlar Gözümdeki kanlı mendili çözün Her akşamüstü Karşı kaldırımdaki kadın Daha ne kadar dayanır bu hasrete Bahar bana hasret Yol bana hasret Mahallemin çocukları bile Özlüyor mavi masallarımı Anka kuşunu özlüyor Çözün ayaklarımı dostlar Gözümdeki kanlı mendili çözün ... Al Mehmet Bu nazar boncuğu kolye senin olsun Bana nazar değdi Sana değmesin Ve Söyle karşı kaldırımdaki kadına Artık beklemesin 04.03.1984 Ankara 2. Bu günlerde Ağrılıyım Mehmet Ağrı senin memleketin Ağrı benim gönlümün davetsiz misafiri Sen ve ben ağrılıyız Mehmet Anadan doğma ağrılıyız Sen başucumda nöbettesin Ben ağrılar içinde uykusuzum ‘’Her yer karanlık ‘’ diye başlayan şarkı Oyun havası gibi kalıyor matemim karşısında Ben ağrılıyım Mehmet Ben sancılıyım Mektubu geldi mi Zehra nın Saçlarından bir tutam Koymuş mu zarfın içine Öptün mü Zehra nın saçlarından Mehmet -Öptün mü ha- Anlamıyorsun beni Mehmet Anlamıyorsun Kör bir dünyaya açmışsın gözlerini Görmüyorsun duymuyorsun bilmiyorsun Zehra nın saçları ilgilendirmiyor seni -Gözleri de öyle- Bahar da ne ki Çiğdemler ne Ne bu nazar boncuğu kolye Öylemi sanıyorsun Mehmet Öylemi sanıyorsun ey gözünü sevdiğim Sen bu dağın eteklerinde büyüde Nefes alıp verişini duyma Ağrı nın Olacak şey mi bu Mehmet olacak şey mi Benim çığlıklarımı duymadın hadi neyse Ağrı dağının hıçkırıklarını duymamak Affedilir şey değil Mehmet Affedilir şey değil … Ağrı dağı Selam söyle sevdiklerime Yollara bakıp ta bunlanmasınlar De onlara ‘’Ordularla yenilmez bir gayız var kanım da’’ De onlara Vazgeçti yenilmekten o adam Yeniden kuşandı pusatlarını Savaş açtı yeniden yolların zulmetine Dönecek de Bir şafak vakti -Gün doğmadan- Hasretle kavrulan yüreklerin üstüne Yağmur olup yağacak de Ağrı 3. Yok be Mehmet Bir ölümlünün harcı değil Susuz topraklara yağmur olmak Kaldı ki bizim yüreklerimiz bile Ağrı nın yamaçları gibi yangın Ağrı nın etekleri gibi kuru Mavzerim bu günlerde İlk defa ağır geliyor omuzlarıma Yokuşlar ilk defa yoruyor beni Ve eski hırsımdan eser yok Sana benziyorum yavaş yavaş Gocunma Mehmet Yarası olanlara benim lafım Senin suçun değil -Vallahi değil- Yolların bu denli dik oluşu Ve meyve vermemesi ağaçların Sen bozkırın ortasında yalnız Ben kaldırımlarda kimsesiz Bu kadarcık benzeyiş bile Yeter bizim kardeş olmamıza Aynı kandanız Mehmet Soyumuz sopumuz aynı Ve bizim vatanımız bu yerler Bizim toprağımız Öyleyse ne bu kavga bu hırgür Alıp veremediğimiz ne -Ne bölüşemediğimiz- Anlayabilsen beni Mehmet Bir anlayabilsen Aşılmaz dağ kalmazdı bizim için Yollar ejder bile olsa Yenerdik onu Mehmet yenerdik Ne karşı kaldırımdaki kadın Tükenip kalırdı yollarda Ne yaş dolardı Zehra nın gözlerine Tarlanın bir ucundan bir ucunu değil Kainatın ta ötesini görmeye çabalardın Severdin Mehmet En az benim sevdiğim kadar severdin Ve bilirdin ki sonunda O adam O nazar boncuğu kolye O bahar O çiğdemler O mavi –Gök mavisi- masallar Ve çocuklar O melek yüzlü yetimler Yüreklere hapsedilmiş Hürriyetten başka bir şey değiller 03.02.1985 Ağrı 4. Bitmez diyorlardı bitti işte Yarın sılaya gidiyorsun Mehmet -Zehra ya gidiyorsun- Göreceksin Eşikte karşılayacak seni Gözlerinde gülücüklerin en güzeli Yanakları al al Yarın bitiyor bu hasret Mehmet Gurbetin kahrı bitiyor … Ve gitti Mehmet Allah a ısmarladık bile demeden Bir cıgara yakıp Mehmet in arkasından O gidiş i hayal etmek En azından beş yılımızı Alıp götürür ömrümüzden Ben Beni bıraktığın yerdeyim Mehmet Gene voltadayım şu saatler Gene kürek çekmekteyim sabah a Gene buz gibi duvarlar -Buz gibi- 1986 hakkari Eski bir mahkum, eski bir asker... |
Ali de Ayşe yi seviyor
der gibydi
Her dem dua selam ve saygı ile kalbe
Kutladım güzelliği