SENSİZ CEKETLE YAPILAN ŞİİRBAZ NUMARALAR
Senle gezdiğimiz caddede kış olur kimseler olmazdı
senden, benden ve soğuktan başka. Ürperirdin, üşürdün ama söyleyemezdin, hissederdim. Sırtına ceketimi koyardım bende. "ama sen" derdin, "ben zaten yazımlayım" derdim, gülümserdin -ne çok yakışırdı gülmek- gözlerine sevgi dolardı, sımsıkı sarılırdım. Sana şiirlerden çiçekler yapardım, tüm dizelerden seni çıkartırdım "şiirbaz"ın olurdum, bunu dediğinde ben gülümserdim. Şimdi sensizim, cadde aynı, mevsim aynı, numaralar aynı, sırtımda hala aynı ceket. Hala tek başıma sensizliğe numaralarımızı yapıyorum, belki diye diye… Özlediğimde "sen" kokan cekete sarılırım, "sen" yazan dizelerle konuşurum. Şuan bende tam onu yapıyordum, seni seviyordum, ama farkettim ki artık ceketime hasrete karışık ayrılık sinmiş. Şimdi anladım ki, bayağı olmuş sırtından ceketimi, kalbinden beni atalı. Bende çaresiz oturup ağladım ceketimi yıkamak için senden. “Ş”aban “S”arı |