Taşmı sandın bu kalbi, hiç anlamadın!Bilmem ki neyin farkındaydın Nefesin ulviyetine inanan bir canmıydın, nerde kaldın Sabrın ve kanaatin de bir sınırı var, insan olan zafiyet yaşar niye inanmadın İman, taat içindir, kulluk iksirinde ki ahenktir, aşka vakıf olmazsa niye şevksizdir İnsan, hissiyatıyla yaşar Umutlarıyla nice kapıları zorkar, niye hayal kurar Kalbin halinden anlamayan bir canan nasıl gönül yakar, feyzini hicrana koyar Kul olan anlaşılmak için sabrın harında nefes alan bir nazar, yoksa umut niye var Gönül sırr-ı ummandır Yalnızca farkı anlamak adına irfan adına aşinadır Anlamaktan korkan, taklit üzre yol alan, aklın, izanın arını anlamayan kim vardır Kalp ne müthiş kitaptır,şehredilmedikçe yalnız kan popalayan nedenli bir organdır İnnanmak, kanmaktır Aklın ve iraden için tercih ettiğin bir kanaattir Kolay olana talip olmak, hiç tahkik etmeden teslim olup kurtulmak niye zandır Ferasat ve ihsan bu manada kapalıdır,ilim merakın turabıdır,iman aşk-ı cenahtır Hangi çiçeği koklasam Kopartmadan manasında ki derinliğe gark olsam Suskun nazarların hicranını kalbimin vecdiyle ve ehliyet saikiyle anlasam Ağlamak için hiç korkmasam, nederleri umarsamadan açık bir şekilde yakarsam Ruhumun firkatine aksam Verdiğin sözleri hiç unutmadan ömrümü adasam Lakin bu insacamımı aşkın vecdiyle yaşasam, yalan olan hayallere dalmasam Her nefesin acizliğine müdrik olarak münasepet kurup, hiç kimseyi yargılamasam Ne kadar ön yargım varsa Ruhumu esir eden bir halin müdavimi olaktansa Şekliyet üzre yaşamak bilmem mki ne kadar maksadıma sadık kılan nazarsa Hüzünle avunmasam, hicranla yol almasan,artık içimde ki burukluktan kurtulsam Suskun sokakların halinde Düşen yaprakların sararmış sessiz hallerinde Toprağın lal olan dilinde, ağacın umut vadeden ve sevdalaşan köklerinde Yazılmış ayetleri okusam, ibretin vecdiyle ayılsam, ümitlerimi bir an bırakmasam Mustafa CİLASUN |