Ayaz bir saatteyim...
Alabildiğine dar ve uzun koridorlar
Ne garip insanlar hep içinde ağlıyorlar Bir hengâmedir almış gidiyor başını oy-ki oy! Acı mı, mutluluk muamma çok çırpınıyorlar Bazen yürek, bazen kütük, bazende taş Aslında kaş, göz oyuyorlar Ne sabahı var nede zifiri karanlık bir gecesi Yine kelimeler dökülüyor gönül dilimden Neden anlaşılmıyor tek bir hecesi... Aklın fikrin şaştığı yolda yürüyor her doğan Takati kalmamış ah vah ediyor ey vah! Nicesi Salim düşüncede mantığın hassastır terazisi Ölümü kabullenmektir yaşamın o meziyeti Yani yaşamı kabullenmektir ölümün ta kendisi Emre uymaktır, Haktan olmaz kişinin gizlisi... Anlayan anlar-mı bilmem-ki şu sözlerimi Ne garip-ki bende anlamadım kendi nefsimi Bazen güç olur tutamam şu gönül dilimi Dilim tutulsa birileri konuşturur kalemimi Yinede kelamın mantığa, mantığın kelama Uymadığı karanlık koridorlar gibi dar ama Sabahı görmeyen ayaz bir saatteyim Ecel değil galiba ben o ecelimi Kuytu bir köşede beklemekteyim 01.11 12.06.2011 Pazar... Filiz Aktaş(Okutucu) |