ÖKSÜZ BİR NİNNİ SÖYLENİR ACIMAUykusuz düşlerin bölündüğü bir anda Yada odamı sensizliğin doldurduğu zamanda Korkuturken yitik yaşanmışlığım aslında Hatta uğursuz bir gece yarısında Bir sırtlan uluması misali Karşıma dikilirde mazi Öksüz bir ninni söyler sanki acıma Güdüsel bir davranış ya da bir alışkanlıkla Korkaklığımın arkasına sığınarak Yel değirmenlerine saldıran Donkişot olur Karşı koymaya çalışırım ecel denen Cellat a Ama ne gezer Heyhat Sevdalanmanın pişmanlığı içinde Kahramanlık yerine yine yenilmek düşer payıma Sonra .. Can havli ile Ahtapotun avını sarması gibi Son bir çırpınış içinde Ve ecele meydan okurcasına Kurtarmaya çalışsa da deli gönül mecalsiz ahvalini Denize düşen yılana sarılır misali Belli ki tilkiye yem olacak aslan gönlümün bu hali Yani söz geçirmek ne mümkün artık akla ve beyne Hadi kalk ayağa Aslan gibisin demenin ne anlamı var ruhsuz dolaşan bedene Çünkü ruh bitik, beden takatsiz Radyoda çalan şu parçaya bakar mısınız; “ Ölüm gelmiş can mı dayanır..” Dayanmaz elbet Dayanmaz ya Yalvarış yakarışları kim dinler Azrail kapıda ecelse zaten sabırsız Bin pişmanlık içinde bilinir ki Yılmış ve yıkılmış şu yangın yeri yüreğimde Hiç unutulmayan, ama acı bir mazi kanar Sonra yinede tüm bunlara rağmen bu deli –gönlüm Hala seni Ve hala yitik yaşanmışlıklar içindeki sevdanı arar KAŞİF KANİ ERTÜRK |