kendine döneceksin..
başkalarına
süslediğin senin için hep yalın kalacak.. etin ve tırnağın gibi.. çekildikçe acıyacak tenin kanayacak belki küçük dokunuşlardan yüreğin gizlediklerin sende hep çıplak olacak körlüğünle duymazlığınla belki biraz da aymazlığınla farkedeceksin.. kimseler bilmese de sen bileceksin.. hiç gitmediğin kadar gitmek isteyeceksin kendinden. insanı bol meydanlara bulvarlara atacaksın kendini.. kalabalıklar negatif bir resim gibi uzaklaşırken gözlerinden benliğin yine bomboş karşında olacak.. bir mabet gibi karanlıklara sığınacaksın dudaklarında yarımlanmış dualar gözlerinin yeşilinden bir damla su bulacak... naçar açmamış giçekler gibi solmuş bulacaksın arzularını... boş yanın ağır gelecek bedenine... bileceksin her şey aslına döner... kendine döneceksin istemeden kaçamadığın anlardan kan damlayacak ayaklarına... sus, deyip içindeki sese yeniden arayacaksın karanlıklarda bir kara kedi... metruk evlerin paslı kapıları gibi gıcırdayacak yüreğin.. iniltileri saracak elini ayağını gitmek için vakit çok geç olacak kalmak için de çok geç... 15/09/2011 ödemiş |