Bekir GardaşBir temmuz akşamı çıksak kaleye, Bekir Gardaş ben Sivas’ı özledim! Davul zurna çalsa dursak halaya, Bekir Gardaş ben Sivas’ı özledim! Bırak beni, bırak, bir hayal kuram, Hayalsız gurbette ben nasıl duram? Burnumda tütüyor ah! Buram buram. Bekir Gardaş ben Sivas’ı özledim! Ümitsiz bu gözler hep yola bakar, Hasretlik kor olur bağrımı yakar. Kızılırmak bensiz durgun mu akar? Bekir Gardaş ben Sivas’ı özledim! Deli gönül durma koştur ha koştur, Koşturmanın sonu her daim boştur, Aksu da oturup çay içmek hoştur, Bekir Gardaş ben Sivas’ı özledim! Çöl olmuş kavrulur susuzdur yazı, Yanık yanık inler hep dertli sazı. Mart ayında çok sert olur ayazı, Bekir Gardaş ben Sivas’ı özledim! Merkez Hamamı’nda gümüş kurnalar, Germuğat düzünde uçsun turnalar. ’’Hoş bilezik’’ vursun davul zurnalar, Bekir Gardaş ben Sivas’ı özledim! Akşam güneş, nazlı nazlı batıyor, Karanlık, derdime dertler katıyor. Hasret ile kalbim küt küt atıyor, Bekir Gardaş ben Sivas’ı özledim! Remzi der ki; haydi düşelim yola, Dolaşak merkezde şöyle kol kola, Cıbırlar Parkı’nda verek bir mola, Bekir Gardaş ben Sivas’ı özledim! Bu şiirimi, can dostum Bekir Alim’e ithaf ediyorum. |