Göz kapaklarının arkasında koskaca bir dünya vardı ulaşamadığım Sen öylece uzanmıştın hayatımın tam orta yerine ben sana gelemiyordum Ellerim çaresizliğe yeniliyordu her seferinde, Hasretine karıyordum sevdamı ...Bilmiyorum sevdiğim, sana uzanmak için nelerimi vermem gerektiğini Sen o denizin ufkunda yanan bir deniz feneriydin Bense o deniz fenerini pusula belirlemiş küçük bir kayıkçı Sönmemen umuduyla asıldığım o küreklere anlatıyorum seni Deniz dinliyor, yıldızlar izliyorken ben sana gelmek için sadece tüm kuvvetimle asılıyordum o küçük küreklere Gözyaşlarım karışıyordu aramızdaki o denizin soğuk sularına Sana geliyordum adım adım seni düşünüyordum korkunun beklediği yerde O sonsuz karanlıkda ki yanan tek ışığımdın. Umuudun bittiği yerde Beni duyuyormusun bilmiyorum ama ne olur sönme bitanem ben sana geliyorum Sana biriktirdiğim bu koskoca secdayı küçük yüreğime hapsedip sana geliyorum Eğer kaybolacaksamda bu karanlık denizde bilki o denizde seni seven küçük bir kayıkçı var...
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
KAYIKÇI şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
KAYIKÇI şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Küreklere salındıkça kayıkçı, yıldızlar fer verir denizfenerine...
Aşk böyle bir şey işte... bir taraf hep ulaşmaya çalışan diğer taraf umarsız öylece duran...Ki durması bile bişeydir aşık için
onu bile kâr sayar yeter ki hebaya gitmesin bütün çaba... Gözleri ufukta yol gösteren maşukta... parola hep aynı...
Olmadı hadi bir daha.... daha daha daha.....
Gönülden kutlarım değerli eserinizi çok güzeldi.Saygılarımla.