Bülbüllerin Nidası

Sevdalımın bakışı bu gönlümü yakarken,
Bir poyraz yeli esti söndürdü aşk odumu.
Bülbüllerin nidası can evimi yıkarken,
Bir poyraz yeli esti susturdu aşk udumu.

Sanki bir divaneyim muştular sıktı beni,
Seni benden sordular rehberin yıktı beni,
Bir cemale müştakım sevdası yaktı beni,
Bir poyraz yeli esti susturdu aşk udumu.

Sırrımı sitr ederek özüm açtım Mevla’ya,
Hüznüm arşa dayandı elim açtım semaya,
Canım tenden ayrıldı ruhen döndüm mevtaya,
Bir poyraz yeli esti dağıttı aşk odumu.

Etme divane gönlüm ağla Yusuf misali,
Hakk için yaş dökmektir sevdaların efdali,
Ağlayan bir gün bulur mecnun gibi emsali,
Bir poyraz yeli esti susturdu aşk udumu.



MUŞTU: Sevindiren haber, sava, müjde
SİTR:(C.: Estâr) Örtü. * Perde.
MÜŞTAK:(şevk. den) Arzu ve iştiyak gösteren, fazla istekli.(Elbette bir vakit O’na döneceğiz ve O’nun huzuruna gideceğiz. Ve O’na müştakız. Mâdem her halde bir zaman bizi hayatın tekâlifinden azad edecektir. Haydi ey musibet! O terhis ve azâd etmek senin elinle olsun, râzıyım. L.)
POYRAZ: Kuzeydogudan esen soguk rüzgâr * Kuzey yönü
EFDAL: (Fazl. C.) Ziyadeler, fazlalar, çoklar. * İhsanlar, ikramlar, iyilikler, meziyetler, hünerler.
EFDAL:Daha faziletli, daha lâyık, daha iyi.

Ferit Battal