BabamaÇocuk yaşta babasız kalmıştın. Belki bir baba bulmaktı yine çocuk yaşta seni Ankara’ ya kaçıp götüren neden... Komilerde aradın önce sonra çıraklarda garson ve şef garsonlarda babanı baba nedir bilmeden... Karpiç lokantasının konumuydu belki kaya gibi sert olmana neden... Eline,beline,diline sahip olmaktı, yalansız, riyasız ve eyvallahsız yaşamaktı her zaman ilken... Pişik olmasın diye koyduğun pamuklardaydı akıttığın ter. Diktiğin ağaçlardaydı, su içsin kurt kuş diye yaptırdığın çeşmelerdeydi, evlerine taşıdığın sarhoş müşterilerdeydi, okuttuğun çocuklardaydı, bizim çok az gördüğümüz gülümsemen... Sorgulamalarının hiç bitmediğini gördük bizi sıraya çekip sorularla biten gecelerden... ’Ayvalıktan çıktım yayan, Dayan dizlerim dayan.’ türküsündeydi yaşama gösterdiğin direniş akıp giden nefesinden... Yaşamla alay ederdin kendince ’Mal sahibi mülk sahibi, Hani bunun ilk sahibi? Mal da yalan mülk de yalan Var biraz da sen oyalan.’ dizeleriynen... Görüp bilmediğin babalığı öğrenmeye çalıştın büyüttüğün beş öğretmenden... ’Mezarım köyümü görsün’ diye vasiyetinin nedeni gönlünün istemeyip gözünün uzak kalamamasıydı köyünden... Şimdi geride bıraktıklarına gururla bakıyorsundur, gülümsüyorsundur yetim anamla çıktığın gökyüzünden... |