Kimliksiz Manifestolarım (4)
I
Bay İmlanın gece yolculuğu Kafasında şapka Düşüncelerinde apostrof Bakışları sert sessiz Sesli harfler cebinde Ünlemi bir gölge gibi takipte Birkaç kadeh birşey içecek birkaç cümle dostuyla... II Kuklayım yasta, Kuklayım ayazımda, Tut incelmiş ipimden, oynat hayallerimi, ihtirasınla yak mumun fitilini, yansısın perdene silüetim, kuklayım kucağında, öp tahtalaşmış dudaklarımdan, tut körelmiş ipimden, oynat içindeki yazgımı, ritmi bozuk bu sözcüklerle... III Acıların gerçekleşmesiyle yağmurun oluşumu arasında sıkı bir birliktelik var gibi. Var olan acıların buharlaşıp, gökte umutlarla yoğurulması, ve umutların tükenmeye yüz tuttuğu sırada acıların yüksek basınçta sıvılaşması akabinde güneşli bir günde bile acılarla ıslanmamız. Değişmeyen acıların umarsızca yer değiştirmesi ve sirkülasyonu. Bu mucizevi durumdan eğer bir pay çıkarılması gerekirse acıların da değişmez bir uzvumuz olduğudur. ki kullanılmadığı zaman işlevselliğini yitirir fonksiyonu bu uzuvda geçerli değil; aksine tersi bir sistem işlemektedir : Kullanılmadığı ve hissedilmediği zaman kontrolsüz bir şekilde üreyerek... IV Düş/ene bir düş de sen atacaksın... Düşleyen/in bir düşü eksilmesin diye... Düş/kün olsunlar diye... Düş bilesinler diye saldırgan bir şiire... Düş bilsinler, sorarlarsa.... V Papatyaların talihsizliğidir, Yapraklarının hunharca kopartılarak, Aşk fallarına adak edilmesi... Sevgisizliğin içinde, sevgi aranması, aşkın hijyenik yapısına ters... Oktay Coşar |
Düş/ene bir düş de sen atacaksın...
Düşleyen/in bir düşü eksilmesin diye...
Düş/kün olsunlar diye...
Düş bilesinler diye saldırgan bir şiire...
Düş bilsinler, sorarlarsa....
V
ben de bu kısmını takdir etmeden geçemeyeceğim..