BEN GİDİYORUM
Gidiyorum buralardan
Hani hemen nedeni sorulur ya Ben nedensiz gidiyorum Yaşadım mı yaşamadım mı? Bilemiyorum ki Ben gidiyorum işte Eritemedim içimdekini Volkanlarım patlamadı Olmadı işte yakamadım Yanmadım yanamadım Oysa ne sevdalar Ne aşklar yaşayacaktım Sahi ben olmasam da Güneş aynı yerden doğacaktı Akşam olunca da evine varacaktı Yine aynı yerden batacaktı Güneşin bile gideceği yer belliydi Ben mi? Ben gidiyorum Bilmediğim bir yere İki satır yazı bırakıyorum Hani şarkıda öyle diyor ya “Ne zaman iki satır yazmaya kalksam Hep sana hep seni hep bizi yazıyorum” Nereye gittiğimi sorsanız da İnanın bilmiyorum Belki mavilikler ülkesine Sevdanın mağmasına doğru Hızla yol alırken yanmaya Sonra büyük bir gürültüyle patlamaya Her bir parçamın çok uzaklara dağılmasını Belki de bir akarsuyun kenarına düşüp Soğumak taşlaşmak istiyorum Üzerime basarak geçsinler istiyorum Dağların eteklerinden akan o suyla Geceleri dertleşmek dost olmak Beraberce güne doğmak Beraberce güneşi evine göndermek istiyorum Galiba buldum! Öylece durup kalmak kımıldamadan Taş olmak istiyorum Her gün yüzümü soğuk suyla Yıkamak, kanmak, doymak istiyorum Ahh emeklerim kaygılarım Bu günlerim yarımlarım Gitmek istiyorum buralardan Bir gecenin koynunda Üzerime doğan ayın maviliğinde Fırlatıldım volkanların içinden Biliyorum yanmayacak bir daha Soğudu buz gibi taş oldu Hissetmez hissedemez artık Gitmek istediğim şehre gelmiştim Benim şehrimde yangın olmayacak Yüce yüce dağlarım var artık Tüm kuşlar bana beste yapıyor İnsanlar hayvanlar geçmek isteyenler Üzerime basıp geçiyorlar Ne bilsinler bu taşın Bir zamanlar yanan bir volkan olduğunu Ama şimdi sönmüş bir taş olduğunu Yoksa taş olmama da izin verilmeyecek mi? Kime ne zararım var ki? Üzerime basıp geçiyorlar Gülüyorlar eğleniyorlar Çocuklar ellerine alıp Beni suya atıyorlar Ne güzel eğleniyorlar değil mi? Ohhh sonunda ülkemdeyim Ne iki satır şiir yazacaktım Ne de volkan olup taşacaktım Yerim belli dağlarda kalmak Bir daha yanmak istemiyordum Ne olur bana tekme atmayın Yerimde kalayım rahat bırakın Dağların eteklerinde Şırıl şırıl akan suların içinde Gitmek istiyorum dedim ya Bakın geldim işte Artık hep seni içiyordum Sana doymak sana kanmak Sana gelmek istiyordum Geldim lavlarım geldim işte Geldim işte….Geldim İşte… Kelâmi AKDEMİR …10.08.2011 |